Çin’in ardından Avrupa otomotiv pazarını adeta sarsan ve pazarın en önemli oyuncularının fabrikalarını kapatmalarına neden olan Koronavirüs salgını, Türk otomotiv tedarik sanayisini de etkiledi. Tüm dünyayı saran salgının etkileri hakkında açıklamalarda bulunan Türkiye Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kanca, otomotiv sektörünün en fazla etkilenen sektörler arasında yer aldığını vurguladı. Bu kapsamda Çin otomotiv üretim ve satışlarının Şubat ayında da yüzde 80 oranında azaldığını anımsatan Kanca, Şubat ayında Avrupa pazarında yaşanan yüzde 10 seviyelerindeki düşüşün, Mart ayında daha da artacağını öngördüklerine dikkat çekti. Avrupa’nın büyük pazarlarında toplum sağlığını korumak adına çoğunlukla insanların evlerinde kaldığını belirten Kanca, dolayısıyla bu tür bir ortamda araç alımı konusunun insanların öncelikleri arasında yer almayacağını belirtti.
“2020 yılı ihracatımız, yaklaşık yüzde 20 azalma riski taşıyor”
Araç satışlarındaki düşüş nedeniyle araç üreticilerinin üretime ara vermeye başladıklarını anımsatan Kanca, “Bunun yansıması olarak Türk otomotiv tedarik sanayisi de değişik seviyelerde önlem almak zorunda kalıyor. Krizin şu andaki görüntüsüne göre, 2020 yılı ihracatımızın yaklaşık yüzde 20 azalma riski taşıdığını söylemek yanlış olmayacak. Krizin etkilerinin, sektör ve ülkemiz için en aza indirilmesi amacıyla elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Bu yıla girerken Çin pazarı kaynaklı olarak dünya otomotiv sektöründe daralma yaşanmasının tahmin edildiğini ancak TAYSAD olarak Türkiye pazarı için karamsar bir tablo öngörmediklerini vurgulayan Kanca, “Son birkaç haftada yaşadıklarımız, geleceğe ilişkin tahminde bulunmamızı zorlaştırıyor” dedi.
Koronavirüs, AB otomotiv pazarını vurdu!
AB’deki araç üreticilerinin neredeyse tamamının tüm fabrikalarında 1 - 4 hafta süreyle üretime ara verdiğini aktaran Kanca, şu açıklamaları yaptı:“Bazıları ne zaman üretime başlayacaklarına dair net bir tarih de vermedi. Ford ve BMW, 4 haftalık duruş açıklaması yaparken, sektörde söylenenlere göre dünyanın en büyük araç üreticilerinden birisi Mayıs ayı ortasına kadar tamamen kapalı olacağına; ilk beşte yer alan üretici ise Temmuz ayına kadar kesintili 8 hafta duruş planladığına işaret etti. Salgının boyutunu ve yayılma hızını dikkate aldığımızda, kesin olan şu ki; önümüzdeki 2 hafta boyunca, Avrupa otomotiv sektörü büyük oranda kapalı olacak. Bu olağanüstü dönemde, böylesi bir krizde firmaların üretime ara vermesi olağan bir durum. AB’deki nihai müşteri yani araç kullanıcıları, salgın ile boğuşuyor, evlerinden çıkamıyor. En büyük ihraç pazarlarımızdan Almanya ve İtalya’da durum her geçen gün kötüye gidiyor. Bu durumda araç satın almak, insanların gündeminde olamaz.”
“Tedarik sanayicileri, kısmi çalışma yapmak zorunda kalacak”
Krizin bu hafta itibariyle Türkiye pazarını da etkilemeye başladığına dikkat çeken Kanca, “Avrupa’da olduğu gibi Türkiye pazarındaki araç üreticilerinin de neredeyse tamamı belli bir süre üretime ara verdiğini açıkladı. Tofaş ve OYAK Renault ise gerek yurt içi gerekse virüs salgını olmayan pazarlara yönelik siparişlerini düşünerek, tedarik konusunda sıkıntı yaşamadıkları sürece üretime devam edeceklerini belirtti. Ayrıca, Avrupalı bazı OEM’ler, bir yandan üretimi durdurduğunu açıklasa da bir yandan da emniyet stoku yapmak amacıyla tedarikçilerinden parça almaya devam ediyor. Bu durum, tedarik sanayicilerimizin de üretimi tamamen durdurmadan, kısmi çalışma yapmak zorunda kalacakları anlamına geliyor” dedi.
Birkaç ay sürecek, fabrikalar birkaç haftadan fazla ‘kapalı’ kalacak!
Söz konusu kriz ortamı nedeniyle tüm firmaların 2020 yılına ilişkin üretim planlarını değiştirdiklerini vurgulayan Kanca, “Yılsonuna yansımasının nasıl olacağına dair bir rakam verebilmek ise son derece güç. Bu gidişatın ne kadar devam edeceği herkesin merak konusu. Biz; en az birkaç ay sürecek ve bu süre içinde de fabrikaların birkaç haftadan fazla ‘kapalı’ kalmasını gerektirecek bir döneme girdiğimizi düşünüyoruz. İşlerin normale dönmesi, Avrupa pazarında araç satışlarının normale dönmesi ile mümkün. Bu da ancak Covid-19 probleminin çözümü ile mümkün. Problem çözülene kadar hem Türkiye hem de Avrupa pazarlarında satışların ve dolayısı ile peşinden üretimin normalleşmesi zor” diye konuştu.
TAYSAD olarak bu süreçte tüm üyeleriyle krizin yönetimine ilişkin sürekli bilgi paylaşımında bulunduklarını anlatan Kanca, geçen hafta odak üye grubuyla yaptıkları anket çalışmasının sonuçlarına da değindi. Kanca, “Üyelerimizin yüzde 80’i, Mart’ın son haftasında düşük tempoda üretim planlıyor. Bu firmaların çoğu önümüzdeki haftayı bu şekilde geçirip durumu izleyerek, Nisan’ın ilk haftası ve sonrası için strateji geliştirmeyi planlıyor. Üretim teknolojileri veya müşterilerinin üretime ara vermesi nedeniyle, üyelerimizin yüzde 15’i 20 Mart’tan itibaren 2 haftalığına tüm şirket faaliyetini durdurdu, işletmelerini kapattı” dedi. Kanca, üyelerin yüzde 5’inin de üretime devam eden ana sanayi firmalarına veya özellikle Uzakdoğu odaklı firmalara çalıştıkları için faaliyetlerine normal şekilde devam ettiklerini söyledi.
“Kısa süreli çalışma ödeneği mevzuatı güncellenmeli”
Çalışanların durumuna da değinen Kanca, “Krizin ne kadar süreceğinin belirsiz olması sebebiyle çalışanların gelir açısından mağdur olmaması için acilen kısa süreli çalışma ödeneği mevzuatı güncellenmeli, başvurular çok hızlı işleme alınmalı. Avrupa ülkelerinde açıklanan önlem paketlerine baktığımızda Türkiye’nin önemli bir değeri olan sanayi şirketlerine, işletmelerine yönelik tedbirlerin, desteklerin çok ciddi miktarda artırılması gerekiyor. İçinde bulunduğumuz kriz, öncelikle toplum sağlığını ama daha sonra da ciddi anlamda ekonominin bozulmasını, işsizliğin artmasını da tehdit ediyor. Hepimizin beklentisi yaşanan Koronavirüs salgınının en kısa sürede kontrol altına alınması, ülkemiz ve dünya için en az hasarla atlatılması” dedi.