Çinli yöneticilerin de bizim de basından okuduğumuz gittiği ülkeler tabii Avrupa Birliği ülkeleri. Bir tanesi Macaristan'a gitti. Bir tanesi de İspanya'ya gitti. İspanya'da da kapanan Nissan fabrikasının yerine gitti. Yani Nissan fabrikası da çıktığı için İspanya'dan işte onların yerini aldılar. Şimdi aslında hatırlayacaksınız iki toplantı öncesi biz de bunu bir tekrar konuştuğumuzda Çinliler’in Türkiye’ye ithalat değil, yatırım yapmaları lazım. Yatırım yoluyla girmeleri lazım konusunu konuşmuştuk. Buradaki bence ana konulardan bir tanesi pazara yakınlık diye düşünüyorum ben. Yani bunun başka izahı olmaz. Çünkü Avrupa Birliği'ne girmek açısından Türkiye'de yatırım yapmakla İspanya'da yatırım yapmak arasında bir fark yok. Yani sonuçta biz de gümrük birliğindeyiz, İspanya'da gümrük birliğinde. Fas'a gitse diyeceğim ki Fas'ta kral var, kral nakit para veriyor yatırımcılara işte nakit teşvikler var, ondan etkileniyor ama İspanya ve Macaristan gibi ülkelerde böyle benim bildiğim nakit teşvikler de yok. Özellikle İspanya'da hiç yok böyle bir şey. Yani dolayısıyla teşvikler anlamında İspanya Türkiye'den daha fazla teşvik ediyor diye de bir şey yok. Hani o açıdan da Türkiye'de teşvik olmadığı için gelmiyorlar veya teşvikler seviyesi yeterli değil diye de bir konu yok. Yani burada bence tek şey şu anda pazara yakınlıktan dolayı bunu yapıyorlar çünkü.
 
·      Stratejikler, belirsizliklerin olmadığı bir pazar.
 
Ama zaten onlar da İspanya'da satmayacaklar ki yaptıkları arabaları. Bütün Avrupa Birliği'ni hedefliyorlar sonuçta. Türkiye'ye o kadar yakın pazar yok. Yani bugün şeyi de unutmayalım, Çinli markalar aslında üçte birini elektrikli yapıyorlar iş olarak hem kendi ülkelerinde hem ihracatta yani bugün Çin’in 30 milyon araç üretimi varsa bunun 10 milyonu elektrikli, 20 milyonu içten yanmalı. İspanya yatırımlarının elektrikli olacağını varsayıyorum. Çünkü Avrupa zaten 2035’te böyle bir karar aldı, artık elektrikli dışında araç olmayacak diye. Yani öyle olunca da bence Macaristan'a gidilmesi ve İspanya'ya gidilmesi normal, batarya fabrikaları orada şu anda ve pazar da orada. Yani bugün işte Avrupa'da gelecekte belki 10 milyon olmayacak ama 6-7-8 milyon hep beraber göreceğiz. Yani 2035’te ful elektrikliye döndüğü zaman Avrupa 12 milyonluk pazar hangi seviyeye gidecek. Şu andaki varsayım 12 gibi duruyor ama bence biraz daha aşağı gidecektir diye düşünüyorum. Yani öyle olunca bu pazara yakınlık biraz daha ön plana çıkacak. Neden mesela Romanya'ya gitmiyorlar bakarsanız değil mi? Romanya'da Avrupa Birliği içinde daha ucuz işçilik maliyeti açısından ama Romanya yine pazarlara bir miktar daha uzak ve batarya yatırımları yok yani lojistik yatırımları yok. Bunlar bir de şimdi ilk bataryacılarla da beraber hareket ediyorlar. İlk batarya fabrikaları nerede kuruldu? Yine elektrikli talebin yüksek olduğu zengin ülkelerde kuruldu. Dolayısıyla o yüzden pazara yakınlık şu anda ilk aşamadaki yatırımlarda önemli. Şimdi konu bize gelince ise bizde de elektriklilerin devreye girmesi bence Batı Avrupa'ya göre bir faz farkıyla zaten olması lazım. Rakamlar da öyle gösteriyor. Bugün Avrupa'nın ortalama milli geliri 35 bin dolar. Doğu Avrupa'da elektrikli araç var mı bugün yok yani gidelim Bulgaristan'a, Romanya'ya elektrikli araç kullanan yok sonuçta. Sonuçta Türkiye’de milli gelir 10 bin dolar.  Şimdi bir 35 bin dolarla 10 bin doların bir farkı olması lazım ki zaten Avrupa'yı da ikiye ayırsak Doğu Avrupa ülkelerini dışarı çıkarsak Avrupa 50 bin doların üstüne çıkacak. Bugün işte Fransa, Belçika, İtalya, Almanya’yı dikkate alsak yalnız orada öyle bir millî gelir var, işte belli bir zenginlik var. Bu araçlar pahalı araçlar bu araçların ikinci el değerleri içten yanmalılara göre daha düşük. Sonuçta bunu satın alabilmek için de belli bir güce sahip olmanız lazım değil mi? Yani işte bugün Amerika'da elektrikli araçların yoğun olduğu yer, San Francisco, Los Angeles gibi Amerika'nın zengin bölgelerinde daha fazla yoğunlaşma olduğunu görüyoruz. Keza Avrupa'da Norveç’te görüyoruz çünkü Norveç’in milli geliri 100 bin dolar. Bu doğal yani nasıl bugün etrafımıza baktığımız zaman dünyada da endüstri 1’i yaşayan insanlar var. Endüstri 2 var, 3 var, 4 var. Hepsi bir anda olmayacak sonuçta. Faz farkı olacak yani. 
 
·      Avrupa Birliği daha vergilendirme koymadan biz tak diye ÖTV’yi dayayıp üstüne de işte başka düzenlemeler koyduk. Biraz Çinliler’i korkuttuk mu acaba?
 
Düşünün 80’lerde her ülke kendi otomotiv sanayini kurmak için Avrupa Birliği olmadan önce bariyerlerle bu işi yönetti ki işte gelip yatırım yapılsın oralarda diye.  Yani bu tür bariyer olması aslında rekabet avantajı da bir Çinli o bariyerin üstünden atlayıp yatırım yapsa diğer Çinlilere göre Türkiye'de avantaj sağlayacak.
 
·      Yani orada sadece pazara yakınlığın dışında hem Türkiye'nin siyasi konjonktürü, ekonomisinin de sizce etkisi olabilir mi?
 
Ama Türkiye'de şimdi büyük de bir potansiyel var. Bunu da kabul etmek lazım. Yüzde 80 ÖTV’nin olduğu bir yerde 1 milyonluk bir pazar var. Şimdi göreceli olarak bu vergiler aşağı indirilse bence ben hep şeyi söylüyorum yani en büyük teşvik aslında pazarın kendisi. Yatırım teşviklerinden çok. Pazar büyük olup ürününüz de doğruysa sizin için gerçek teşvik orada. Niye mesela yatırımcılar Rusya'ya gittiler 10 sene önce. Çünkü 3 milyona gidebilecek bir pazar potansiyeli vardı. Tamam şimdi hepsi çok büyük zararlar yazdılar, kapattılar geri geldiler ama bakalım hepsi gitti. Niye gittiler, yani orada teşvik mi vardı? Ama 3 milyonluk bir pazar var ve bu 3 milyonluk pazar herkesin iştahını açar, otomotiv ölçek işi. Ölçek yakaladığınız zaman büyük para kazanma potansiyeliniz var, sonuçta herkes onun peşinden koşuyor. Teşvikler yatırımcıyı cesaretlendirir ama ürününüz doğru değilse istediğiniz kadar teşvik alın. Para kazanamazsanız teşvikin bir faydayı yok ki. Nakit teşvik alsan yatırıma devlet de katılıyor veya vergi teşviki alırsan ve kar edersen ordan vergi ödemiyorsun. Ama ürün doğru değilse, pazar doğru değilse ne olacak? Türkiye pazarında bence bu potansiyel var. Bizim aslında o potansiyeli büyütmeyi göze almamız lazım. Neden Türkiye’ye 20 küsur seneden beri yeni yatırım  gelmiyor? Teşviklerimiz var ama Türkiye pazarın 1 milyon değil 2 milyon olsa iş değişir o zaman. Yani bence asıl konu orda.