Giovanni Agnelli tarafından 1899 yılında kurulan Fiat, tarihi boyunca her döneme imza atan otomobiller üretmesiyle dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. 1952 yılında sportif imajını güçlendirmeye karar veren Fiat’ın, ilk kez o dönem Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıttığı, Amerikan mimarisine uygun V8 bu noktada öne çıkıyor. Markanın 120 yıllık geçmişinde önemli rolü olan modellerden biri olan Grand Tourer (GT) adı verilen uzun mesafe sürüşlerinde kullanılan yüksek performanslı otomobiller arasındaki Fiat 8V, hem performans tutkunlarına hitap etmiş olması hem de GT yarış pilotlarının beğenisini kazanmasıyla döneminin ses getiren modellerinden biri olarak hatırlanıyor.
Fiat’ın ilk 8V otomobillerinde iki adet karbüratör ve 105 HP’lik güce sahip motor yer alırken kısa sürede motor gücü 115 HP olarak güncellendi. Geleneksel konumlandırma tekniklerine uygun olarak önde uzunlamasına yer alan motor, gücünü arka aks üzerinden yola aktarıyordu. Bu yapıyı dört tekerlekteki bağımsız süspansiyonun desteklediği ilk otomobil de Fiat’ın 8V’si oldu. Sekiz silindirli V tipi motoru, gelişmiş bağımsız süspansiyonu ve hafif fiberglas gövdesiyle ilk olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde büyük bir etki yaratan 8V, Avrupa’da da ses getiren mütevazı iki litrelik motoruyla da ilgi görmüş; İtalyan tarzı spor otomobil yarışlarına uygun olmasıyla fark yaratmıştı.
Performans ve tasarımıyla büyüledi
Fiat 8V, teknik üstünlüğünün yanında zarif ve aerodinamik tasarımıyla da dikkatleri üzerine topladı. 8V, Torino’daki Lingotto Fabrikası’nda “özel karoser bölümü” olarak anılan Carrozzerie Speciale’nin Başkanı Fabio Luigi Rapi tarafından tasarlanan gövde ile rüzgarı yaran ve rüzgar gibi akıp giden bir otomobil olarak ortaya çıktı. 1952 yılından 1954’e kadar toplam 114 adet üretilen model, bu tarihten sonra devreye alınan ikinci serisi ile gücünü artırdı ve 190 km/s hıza ulaşır hale geldi. Fiat’ın Torino’daki Lingotto Fabrikası’ndan üretilen klasik 8V’lerle birlikte farklı şasi ve karoserler de tedarik edildi. İtalyan karoser üreticileri bu şasi ve kendine özgü karoserleri kullanarak “8V Supersonic” ve “8V Demon Rouge” gibi çarpıcı otomobillere hayat verdi. Türlerinin tek örneği olan bu modeller, uluslararası fuarlarda ilgi görmeye devam ettiler.
Unutulmayan yarışlar ve sonuçlar
Fiat 8V’ler, performanslarıyla otomobil yarışçılarının da tercihi oldu. Son üretilen modeller, üç adet çift karbüratörün kullanılmasıyla 127 HP güç üretiyordu. Yarışlarda kullanılan ilk 8V’ler Trentino’daki Stella Alpina rallisine ve 12 saat Pescara rallisine katıldı. Monza’da koşulan ve şampiyonaya dahil olmayan bir Formula 1 yarışı olan 1954 Coppa Inter Europa’da Elio Zagato pilotajında piste çıkan Fiat 8V, 2000 cc sınıfında ortalama 155 km/s’nin üzerinde bir hızla birinci olmayı başarmıştı.