Ferrari’nin geçtiğimiz yıl Frankfurt Otomobil Fuarı’nda dünya prömiyerini gerçekleştirdiği, yeni ‘hardtop’ tavanlı V8 GT modeli Portofino Türkiye’de satışa sunuldu. Yerini aldığı California T modeline oranla tamamen yenilenen şasisinin etkisiyle hafiflemiş olan Ferrari Portofino, 600 HP gücündeki motoruyla 0’dan 100 km/s hıza 3,5 saniyede ulaşabiliyor. İsmini İtalya’nın en güzel şehirlerinden biri olan Portofino’dan alan model, katlanabilir tavanı, geniş bagaj hacmi ve cömert yaşam alanı ile dikkatleri üzerine çekiyor.
Ülkemizde 541.525 Euro’dan başlayan fiyatlarla satışa sunulan Ferrari Portofino modelinden, 2018 yılı için 5 adetlik bir kota belirlediklerini ifade eden Fer Mas Şirket Müdürü Sinan Saip Bel, “Portofino için belirlenen 5 adetlik kotanın satışını araçlar gelmeden gerçekleştirdik. İlk teslimatını bu ay gerçekleştireceğimiz Ferrari Portofino modellerimizin tamamını Kasım ayına kadar müşterilerimize teslim etmeye devam edeceğiz” bilgisini verdi.
Fer Mas Şirket Müdürü Sinan Saip Bel
Tasarım ve aerodinamik
Ferrari Design Center (Ferrari Tasarım Merkezi) imzasını taşıyan Portofino, akıcı arka tasarımını beraberinde getiren ‘two-box’ yapısıyla şekillendirilmiş, agresif görünümlü bir spor otomobil olarak ön plana çıkıyor. Açılabilir ‘hardtop’ tavana sahip bir coupe-cabrio için benzersiz olan bu mimari, dinamizmden ödün vermeden son derece sportif bir karakter ortaya çıkarırken son derece zarif bir tasarımı beraberinde getiriyor. Portofino’nun ön bölümünü boydan boya kaplayan geniş hava girişinin üst kısmında, yatay formlu LED far grubu yer buluyor. Farların dış kenarındaki yenilikçi hava girişi rüzgâr sürtünme katsayısını düşürmek üzere önden gelen yol rüzgârını aracın yan cephesine doğru iletiyor.
Portofino’nun sportifliğini ve dinamikliğini ön plana çıkartan detaylarla donatılan arka kısımda ise köşelere konumlandırılan stop lambaları otomobilin daha geniş ve güçlü görünmesini sağlıyor. Stop lambalarıyla birlikte arka kısımdaki zarif hatlar da Portofino’nun hafif bir yapıya sahip olan açılabilir ‘hardtop’ tavanın yuvasını kamufle ediyor. Açılabilir ‘hardtop’ tavan düşük hızlarda hareket halindeyken de açılıp kapanabiliyor.
Konforlu yaşam alanı
Tasarımcıların Ferrari Portofino’da araç içi konfor konusuna maksimum özen göstermiş olması da dikkat çekiyor. Portofino’da yer alan 10,2 inç’lik dokunmatik ekranlı bilgi ve eğlence sistemi yolculara gelişmiş teknoloji paralelindeki konforu garanti ediyor. Ferrari Portofino’da ayrıca 18 farklı ayar imkânı sunan yeni koltuklarla, arka koltuk diz mesafesini arttırmaya yardımcı olan yeni koltuk sırtlıkları ve isteğe bağlı olarak sunulan yolcu bilgi ekranı gibi yeni özellikler de dahil, son derece zengin bir ekipman seviyesi bulunuyor. Üstü açık sürüşlerde yol rüzgârının kabin içine ulaşmasını yüzde 30 oranında azaltan ve aerodinamik optimizasyon sayesinde kabin içi gürültü seviyesini de düşüren rüzgâr perdesi de araç içi konforu tesis etme noktasında önemli bir sorumluluk yerine getiriyor.
600 HP’lik V8 motor
Portofino’nun kalbinde yer alan ve 2016 ile 2017 yıllarında ‘Yılın Motoru’ seçilen, Ferrari’nin V8 Turbo motor yeni komponentler ve optimize edilen yazılımı sayesinde, California T’nin motorundan 40 HP daha fazla güç üretiyor. Portofino ile birlikte Ferrari mühendisleri, sadece motoru ve motorun gücünü geliştirmekle kalmazken; V8’inin karakteristik sesini de iyileştirdi. Böylece üstü açık sürüşlerde de V8 motorun sesinin keyfini daha fazla sürmek mümkün hale geldi. Yeni pistonlar, piston kolları ve yeniden tasarlanan emme manifoldu sayesinde performansla birlikte V8 motorun verimliliği de iyileştirilirken, egzoz sistemi geometrisi de tamamen yeniden şekillendirildi. Yeni tek parça manifold kayıpları minimize ederken, turbo boşluğu olmayan gaz tepkimelerine ani ve hızlı cevap veren bir yapıyı beraberinde getiriyor.
Bütün bu değişiklikler, tork üretimini bir sonraki vitese uyumlu olacak şekilde ayarlayan Variable Boost Management (Değişken Tork Yönetimi) ile birlikte Ferrari Portofino’nun tüm viteslerde gaz tepkimelerine daha çabuk cevap vermesini ve hızlanmasını; bunu yerini aldığı modele göre daha az yakıtla gerçekleştirmesini sağlıyor.
Üstün sürüş dinamikleri
Yeni Ferrari Portofino geliştirilirken yeniden şekillendirilen sürüş dinamikleri baştan aşağı yeni teknolojik çözümlerden yararlanıyor. İlk kez bu model tipinde üçüncü nesil elektronik arka aks diferansiyeli (E-Diff3) ile F1-Trac birbirine entegre edilerek bir arada kullanıldı. Bu sayede limitlerde otomobilin kontrolü, mekanik tutuş kadar iyileşiyor. Ferrari Portofino aynı zamanda EPS (Elektrik Destekli Direksiyon) ile donatılan serinin ilk GT modeli olma özelliğine sahip. Bu uygulama sayesinde direksiyon oranı yüzde 7 kadar düşürülürken, E-Diff3’ün entegrasyonunun da katkısıyla stabiliteden ödün vermeden, geri bildirimi yüksek ve hassas bir direksiyon sistemi elde edilebildi. Manyetik amortisör sistemi (SCM-E) çift yay teknolojisiyle desteklenirken bu sayede yuvarlanma direnci düşürülüyor ve yol yüzeyindeki bozukluklar çok daha etkin bir şekilde filtre edilerek sönümlenebiliyor. Böylece üstün yol tutuş özelliklerine sahip son derece dinamik bir otomobil aynı zamanda üstün bir yol konforu da sunuyor.