YB: Önce kısa bir 2020 özeti yapalım. 2020'nin başında verdiğiniz röportajda, “2020 yılı otomobil ve hafif ticari araç pazarının 600 bin adet olacağını ön görüyoruz. Borusan olarak kendimizi 480 bin adetlik pazara göre planlıyoruz. Pazar payımızı 2020 yılında yüzde 5 arttırmayı planlıyoruz.” demiştiniz. Bu öngörünüz pandemi koşullarında ne derece gerçekleşti?
 
H.T : 2020 yılını Türkiye otomobil ve hafif ticari araç pazarı, ön görülerimizin üzerine çıkarak 772.788 adetle tamamladı. Toplam pazardaki bu artışa paralel olarak otomobil satışları da artarak 2020 yılında 610.109 adet oldu. Borusan Otomotiv olarak 2020 yılı için planlarımızı 480 bin adetlik binek otomobil pazarına göre yapmış olsak da, pazardaki talep artışını gördük ve üreticilerimizle planlarımızı dinamik olarak gözden geçirerek pazardaki ihtiyaçlara en iyi şekilde cevap verdik. Böylece 2020 yılı için planladığımız satış adedi ve pazar payı hedeflerinin üzerine çıkmayı başardık.
 
YB: 2021 yılı da pandemi atmosferinde başladı. Ancak satışlara baktığımızda yüz güldüren rakamlarla karşılaştık. Siz hem Borusan Otomotiv olarak toplamda hem de marka model bazında 2021 ilk 7 ayını nasıl geçirdiniz. 2021 hedeflerinizin neresindesiniz? 
 
HT: Pandeminin otomotiv sektörüne yansıyan (yarı iletken krizi, sokağa çıkma sınırlamaları gibi) etkilerine rağmen 2021 yılı otomobil satışları beklentilerimizin üzerinde başladı. Türkiye’de yılın ilk 7 ayında ODD’nin açıkladığı verilere göre toplam otomotiv pazarı önceki yılın aynı dönemine göre % 29,6 artarak 442.550 adet olarak gerçekleşti. Toplam pazardaki otomobil satışları ise bu dönemde bir önceki yılın aynı dönemine göre %27 artarak 346.636 adet oldu.Borusan Otomotiv Grubu olarak bizler de 2021 yılının ilk 7 ayında pazardaki yükselişe paralel olarak satış adetlerimizi bir önceki yılın aynı dönemine göre ciddi miktarda artırdık.Tüm markalarımızla yılın ilk 7 ayında toplam 10.045 adetlik satış gerçekleştirdik. Belirtilen toplam satış adedimiz içinde BMW markası 8.049 adet olarak ilk sırada yer alıyor. 2030 yılında ürün gamını tamamen elektrikli modellerle donatma hedefine sahip olan MINI, yenilenen tüm modellerinin Türkiye’de satışa sunulmasıyla yılın ilk 7 aylık döneminde 696 adetlik satış gerçekleştirdi. 
 
Temsilciliğini üstlendiğimiz Land Rover ise ilk 7 ayda 1.246 adetlik satış adedine ulaşırken Jaguar’ın aynı dönemde satışları 54 adet olarak gerçekleşti.  Böylelikle temsil ettiğimiz BMW, MINI, Jaguar ve Land Rover markalarımızın yılın bu dönemine kadar belirlediğimiz hedeflerine başarıyla ulaştığını söyleyebilirim.
 
 
YB: Şimdi önümüzde zorlu bir  4 ay var. İçinde bulunduğumuz ekonomik atmosferde 2021 yılı son çeyrek seyrini nasıl ön görüyorsunuz?  Borusan Otomotiv özelinde toplam ve marka marka satış öngörünüz / pazar payınız nedir? 
 
HT: Türkiye'nin birçok bölgesinde Ağustos ayı ile başlayan yangınlar, Covid-19 salgınının seyriyle ilgili her gün bir önceki günden daha da fazla olan vaka sayıları ve vefat haberleri, otomotiv endüstrisini etkileyen yarı iletken krizi Ağustos ayı ve yılın son çeyreğindeki otomobil satışlarını direkt olarak etkileyecek en önemli faktörler olarak öne çıkıyor. Ancak genel anlamda 2021 yılının Türkiye otomotiv sektörü açısından kötü geçmediğini söyleyebiliriz. Temmuz ayı otomotiv pazarı bir önceki yılın aynı dönemine göre % 45.3 seviyesinde azalmış olsa da bu duruma hem yaz mevsiminin hem de ay içerisindeki uzun resmi tatillerin etkisi oldukça büyük. Türkiye otomotiv pazarının, Otomotiv Distribütörleri Derneği'nin yıl sonu için açıkladığı 620.000 adet öngörüsünün üzerine çıkabileceğini tahmin ediyoruz.
 
 
 
YB: Bu süreçte servis ağınızdaki çalışmaları, çekilen zorlukları ve yaşanan sorunlara nasıl çözümler bulduğunuzu sormak istiyorum. Bu 1,5 yılda servise gelen araç sayılarınızı ve bu alandaki cironuzu nasıl değerlendiriyorsunuz? Servis ve yedek parça hizmeti markalar için büyük önem taşıyor. Borusan Otomotiv markaları için de servis hizmeti önem taşıyor diye biliyorum. Gerek kapandığımızda gerek de kısıtlamalarla geçirdiğimiz günlerde neler yaptınız. Şimdi servis hizmetleriniz normale döndü mü?  
 
HT: Bu dönemde pandeminin en derin etkisi otomotiv sektörü açısından bakıldığında satın alma ve servis süreçlerinde yani fiziksel olarak showroom ve servislere geliş gidişlerin kısıtlanmasıyla yaşandı. Borusan Otomotiv olarak bu süreçte müşterilerimizi ürün ve satış temsilcileriyle görüntülü buluşturan yeni uygulamaları çok hızlı biçimde hayata geçirdik. Benzer şekilde servis ve bakım ihtiyaçlarını minimum temasla gerçekleştirmek üzere önlemler aldık.
Vale ile otomobilin yerinden alınması ve yerine teslim edilmesi ayrıca online ödeme hizmetleriyle birlikte müşterilerimize pandemi döneminde büyük kolaylıklar sağladık. Bu hizmete ek olarak hem müşterilerimizi hem de çalışanlarımızı koruma adına tüm Borusan Otomotiv şubeleri, bağımsız denetim firması tarafından yapılan hijyen denetimlerine tabi tutuldu ve "Hijyen Denetimi" sertifikası aldı. Borusan Otomotiv Grubu olarak pandemi döneminde üreticiden kaynaklı parça tedariki sorunları yaşanabileceğini öngörerek parça stoğumuzu artırdık, merkezi parça depomuz ve yetkili servis teşkilatımız bu zorlu süreçte kesintisiz bir şekilde hizmetlerine devam etti. Pandemi nedeniyle kısıtlamaların maksimum seviyede olduğu zamanlarda BMW servislerimizin girişlerinde yüzde 70'e varan oranlarda düşüşler yaşandı. Bu duruma bağlı olarak servis ve parça cirolarında da aynı paralelde kayıplarla karşılaştık. Kısıtlamaların yoğunluğunu en çok hissettiğimiz dönemlerde dahi operasyonlarımızı durdurmadığımızı ve hizmetlerimizin kesintisiz olarak devam ettirdiğimizi söyleyebilirim.  Günümüzde ise normalleşmenin etkisiyle artan araç kullanımı, ertelenen bakım ve diğer hizmetlerin giderilmesi talepleriyle birleşince zaman zaman pandemi öncesi dönemin üzerinde seyreden bir servis yoğunluğu yaşıyoruz.
 
 
YB: Geçtiğimiz haftalardan itibaren ülke olarak yangın gündemiyle yoğunlaştık. Siz de Borusan Otomotiv olarak ilk reaksiyon gösteren markaların başında geldiniz. Bu konuda hem düşüncelerinizi hem de bu süreçteki çalışmalarınızı anlatmanız mümkün mü?
 
HT: Ülkemizi son haftalarda etkisi altına alan orman yangınları nedeniyle hepimiz derin bir üzüntü ve endişe içindeyiz. Ağaçlarımızla birlikte hayatını kaybeden insanlarımızın ve tüm orman canlılarının acısını yüreğimizde hissediyor, en kısa sürede yangınların kontrol altına alınmasını umut ediyoruz. Borusan Otomotiv Grubu olarak yangınların çıktığı ilk andan itibaren başta Borusan Oto Bodrum şubemiz ve çalışanlarımız olmak üzere afet bölgelerindeki ihtiyaçlara el uzatabilmek için ilgili resmi kurumlarla sürekli irtibat halindeyiz. Hem çalışanlarımız ve aileleri hem de bölgedeki durum hakkında bilgi alıyor, acil ihtiyaçları hızlıca karşılamak için imkanlarımızı seferber ediyoruz. Aynı şekilde yangınla mücadele eden ekiplere sağlayabileceğimiz kurumsal destekleri de Borusan Holding koordinasyonunda planlıyor, ihtiyaçlara yönelik eksikliklerin giderilmesi için çalışmalar yürütüyoruz.
 
 

 
Yeşil Finansman işlemini tamamlayan ilk şirket olduk.
 
YB: Elektrikli otomobiller Türkiye'de beklenenden daha hızlı adımlarla ilerliyor. Sizin Borusan Otomotiv olarak elektrikli otomobil rotanız/hedefleriniz ve hareket planınız nasıl? Elektrikli otomobillerin Türkiye seyri konusunda neler düşünüyorsunuz?
 
HT: Borusan Otomotiv olarak Türkiye'deki elektrikli mobilite yolcuğuna BMW i3 ile 2012 yılında başlayan öncü şirketlerin başında geliyoruz. Son bir yıl içerisinde temsil ettiğimiz BMW, MINI, Jaguar ve Land Rover markalarının yeni ve tam elektrikli modellerini Türkiye pazarına sunarak bu alandaki liderliğimizi daha da güçlendirdik. Faaliyet alanımıza da uygun olarak kendimize koyduğumuz en önemli hedef, "Türkiye Otomotiv Sektörünün Elektrifikasyon dönüşümüne öncü olmak". Bu doğrultuda 2030 yılında Türkiye otomobil satışları içindeki elektrikli araçların oranının %15 seviyesine gelmesini amaçlıyoruz. Borusan Otomotiv olarak distribütörlüğünü üstlendiğimiz BMW ve MINI markalarımızın toplam satışları içindeki elektrikli araç payını %75'e çıkartmayı hedefliyoruz. Temsil ettiğimiz Jaguar Land Rover grubu markaları içinse bu hedef %70. Ayrıca belirtmek isterim ki; en öncelikli konularımızdan biri olan sürdürülebilirlik misyonu altında sektörün ilk Yeşil Finansman işlemini (Green Loan) tamamlayan şirket olduk.  Green Loan, finans kuruluşları tarafından doğa dostu, çevreye duyarlı, çevreye daha az zarar veren ürünlerin kullanılması ve bu vizyonda projelerin desteklenmesi için uygun fırsatlar sunan finansal kampanya ve çalışmalardan oluşuyor. Yeşil finansman uygulamasıyla birlikte bu imkânı sağlayan finansal kuruluşları ve kredi kullanıcılarının da daha çevreci faaliyetlere yönelmeleri, daha az kağıt kullanımı, geri dönüşüm için farkındalık ve daha fazla yeşil enerji tüketimi de hedefleniyor.
 
Tüm dünya otomotiv pazarlarında olduğu gibi Türkiye otomotiv pazarında da elektrikli ve hibrit otomobil kullanımı artıyor. 2020 yılının ilk 7 aylık döneminde 8.129 adet olan hibrit otomobil satışları, 2021 yılının aynı döneminde 28.421 adet olarak gerçekleşti. Tam elektrikli otomobil satışları ise 2021 yılının ilk 7 aylık döneminde toplam 1.019 adet olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı döneminde satılan tam elektrikli otomobil sayısı ise 191.  Elektrikli ve hibrit otomobil satışlarındaki yükseliş, Türkiye şarj altyapısının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, ayrıca her markanın yeni elektrikli modellerini Türkiye pazarına sunmasıyla birlikte artarak devam edeceğini belirtebilirim.
*
 

BMW tutkunlarının ilgisini çekmeye devam edeceğiz. 
 
YB: BMW Motorrad’ın geçen yıl ve bu yıl yeni modelleri ve satışları konusunda bilgi verir misiniz? 
 
HT: Covid-19 salgınıyla birlikte artan bireysel mobilite ihtiyacı, otomobil satışlarını olumlu yönde etkilediği gibi motosiklet satışlarına da aynı oranda katkıda bulundu. 2020 yılında BMW Motorrad olarak toplam 621 adetlik satış gerçekleştirdik. 2020 yılı içerisinde en çok satılan modelimiz R 1250 GS Adventure oldu. Geçen yıl pazara sunduğumuz S 1000 XR, F 900 XR, F 900 R modellerimizin de satışları beklediğimiz seviyelerde gerçekleşti. Bu yıl yeni modellerimizle BMW tutkunlarının yine ilgisini çekmeye devam edeceğiz.  Yeni BMW R 18’in; R 18 Bagger ve R 18 Transcontinental isimli 2 farklı gövde versiyonu da ağustos ayı itibariyle satışa sunuldu ve önümüzdeki haftadan itibaren showroomlarda ziyaretçilerini karşılayacak. Bir diğer önemli model BMW Motorrad’ın ilk elektrikli motosikleti CE 04, 2022 yılının ilk çeyreğinde Türkiye'deki showroomlarda yerini alacak. Şehir içi iki tekerlekli mobiliteyi kolaylaştırmak için tasarlanan, tam elektrikli yeni BMW Motorrad CE 04'ün motoru 31 kW(42 bg) güç üretiyor. Bu sayede motosiklet 0'dan 50 km/s hıza sadece 2.6 saniyede çıkıyor. Diğer taraftan BMW Motorrad'ın en önemli modellerinden GS konseptinin 40. yılını kutlamaya devam ediyoruz. Bu kapsamda F 750 GS, F 850 GS, F 850 GS Adventure, R nineT Urban G/S, R 1250 GS ve R 1250 GS Adventure modellerimizin 40. yıl özel serileri sınırlı bir süre daha satışta kalmaya devam edecek.
 

"BMW ile Türkiye Gastronomi Yol Haritası"
 
YB: "BMW ile Gastronomi Rotası" projesiyle farklı bir çalışma gerçekleştirdiniz. Öncesi ve sonrasıyla bu gastronomi yolculuğunu anlatır mısınız? Bu çalışma TV veya youtube üzerinden izlenebilecek mi sadece uygulama ile mi sınırlı olacak? 
 
HT: Borusan Otomotiv olarak distribütörlüğünü üstlendiğimiz BMW, 40 yıldan daha fazla bir süredir kültür ve sanat alanındaki çalışmaları kesintisiz olarak destekliyor. BMW, sadece sanat alanında değil aynı zamanda faaliyet gösterdiği tüm pazarlarda yerel değerlerin ortaya çıkarılması amacıyla da farklı projeler gerçekleştiriyor. Gastronomi, artık yalnızca mutfak kültürünü temsil etmenin ötesinde, sürdürülebilir ve ekolojik tarımdan sosyolojik ve ekonomik kalkınmaya kadar çok kapsamlı ve katmanlı bir ekosistem olarak değerlendiriliyor. Bu perspektiften bakarak, bölgesel lezzetlerin ve lokanta kültürünün tanıtımına destek olacak bir çalışmada yer almaktan çok mutluyuz.
"BMWlicious" çatısı altında önümüzdeki yıllarda da sürdürülmesi hedeflenen projenin, tüm dünyada son zamanlarda güçlenmeye devam eden yerel üretimi, üreticiyi ve malzemeyi destekleme kavramlarını tamamen kapsayan bir yaklaşımla sahiplenmesi amaçlanıyor. Bu mantıkla hazırladığımız "BMWlicious" Türkiye'nin en saygın şeflerinden Ali Ronay, Maksut Aşkar ve Şemsa Denizsel'i bir araya getiriyor. Değerli şeflerimizin belirlediği Türkiye'nin yedi bölgesini kapsayan üç farklı lezzet rotasında kendilerine BMW modellerimizle eşlik ediyoruz. Bu proje yalnızca bir lezzet keşfi olmasının ötesinde sürdürülebilir ve ekolojik tarıma verdiği destekle de fark yaratıyor.  "BMW ile Türkiye Gastronomi Yol Haritası" BMWlicious tamamlandıktan sonra BMW mobil uygulamasında yer alacak. Bu sayede BMW sahipleri bu projede yer alan üç ünlü şefin önerdiği lezzet duraklarını takip ederek yeni tatlar keşfetme imkanına sahip olacak.