acelik @ otomobilgazetesi.com

Daha önce de yazmıştım. Ama geçen hafta gerçekleştirlen Nissan Türkiye basın toplantısında konuşulduğu için tekrarlamakta yarar var. Bazı markalar son yıllarda basın toplantılarını “gövde gösterisine” çeviriyor. Mantık “ne kadar çok ‘gazeteci’ gelirse basın toplantısı o kadar iyi geçer” şeklinde işliyor. Oysa nicelik değil nitelik önemli. İşte Nissan Türkiye geçen hafta yaptığı basın toplantısını  “kalabalık” bir gazeteci topluluğuna yaptı. Ama ben “yansımalara” kalitenin yansımadığı düşüncesindeyim. “Gelsin de herkes gelsin” diye çağırılan basın toplantılarından sonra istenilen ilan ve test otomobili “taciz mesajları”ndan herkes şikayet ediyor. Konuya bir de bu taraftan bakılmalı.

Hazır laf “taciz”e gelmişken 1-2 cümle de o konuda edeyim. Özellikle aylık otomobil dergilerinde “proje” genel adıyla markalara “özel haber-advertorial” baskısı yapıldığından da çok konuşuluyor. Bu “tacizi”  yapanların da kimler olduğu belli. Ama markalar yine de “verelim de sussun” diyerek yapılan israrlı tehditvari isteklere ne yazık ki boyun eğiyorlar. Bu tavizi de bir kere verince, diğer dergilerle de gerginlikler yaşanıyor. Bunu önlemenin yolu “elmalarla armutların” markalar ve ajanslar tarafından iyi olarak ayarlanması. Satış rakamlarının, tirajın ve erişimin çok abartıldığını herkes biliyor. Sadece bunu yapanlara “hayır” diyerek;  bu anlamsız taciz ve israrlara göğüs germeleri gerekiyor.