Otomobillerin hızla elektrikleşmesi sürecinden nasibini alanlar arasına uçak ve gemi gibi dünyanın en çok karbon salınımı yapan araçlarının girmesi geçtiğimiz yılın en önemli olayları arasındaydı. Kara taşımacılığının fitilini ateşlediği bu döngüden kamyon ve çekicilerin etkilenmemesi de beklenemezdi. Hele ki Tesla gibi bir imzanın 800 kilometre menzilli kamyonu Semi ile segmente girmesinin ardından. Evet, elektrikli araçlarla ilgili önemli bir dönüşüm sisteminin daha içerisine girdiğimizi artık rahatça söyleyebiliriz. Volkswagen’in de önümüzdeki beş yılın teknolojisinin geliştirilmesi ve temellerinin atılması adına 1,7 milyar dolarlık bir yatırım planı içerisinde olduğu elektrikli kamyon sınıfına dahil olacağını duyuran son marka Volvo oldu. Düzenlenen özel bir etkinlikte konuyla ilgili ilk açıklamalarda bulunan şirket yöneticileri elektrikleşme sürecinin kademeli olarak gerçekleştirileceğinin altını çizdi.

Değişim alt sınıfla başlıyor
Şirketin elektrikli kamyonlara bakış açısı ve kısa vadeli planlarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Volvo Trucks Başkanı Claes Nilsson, tahmin edilenden de erken asfalta çıkacaklarını ifade etti. Açıklamalarında “Elektromobilite, Volvo Truck’ın sürdürülebilir kentsel gelişme ve sıfır emisyon standartları planıyla ile tam uyumludur. Bu süreçte ilk adım olarak kentsel tam elektrifikasyona inanıyoruz. Bununla birlikte, diğer ulaşım uygulamaları için elektrifikasyon projelerini devreye sokacağız. Bu sadece başlangıç.” diyerek dönüşümün Avrupa pazarında hafif sınıf kamyonlarla bu yıl içerisinde başlayacağını ifade etti.

Düzenlenen etkinlikte süreçle ilgili önemli açıklamalarda bulunan isimlerden birisi de Ürün Strateji Departman Başkanı Jonas Oderhal idi. Özellikle kullanıcıların ne tür istekleri olduğuna odaklandıklarını belirten Oderhal “Elektromobilite içindeki teknoloji ve knowhow, Volvo’nun elektrikli otobüslerinde halihazırda kanıtlanmış ticari çözümleri temel almakta. Özellikle şehir içerisindeki şarj istasyon durumu anahtar rolü üstlenmekte.” diyerek şarj istasyon ağıyla ilgili de adım atılabileceğinin sinyallerini verdi. Volvo gibi bir üreticinin sınıfa kademeli olarak da olsa dahil olmasının dönüşümdeki hızı artıracağına hiç şüphe yok.