Adalet Yürüyüşü’nün Sakarya Hendek Sanayi bölgesindeki aşamasında Goodyear tişörtü giyen bir grup , yürüyüşe el kol işaretleri yaparak provokasyon girişiminde bulunduğu haberini okumuşsunuzdur. Goodyear bayisi olan ve üzerlerinde Goodyear tişörtleri olan çalışanların yaptıkları Rabia ve ayıplı el işaretleri özellikle sosyal medyada yeraldı. Bunun üzerine uzun denebilecek bir süre sonra Goodyer Türkiye bir açıklama yaptı. Açıklamasında kısaca “sosyal medya üzerinden yayılan paylaşımlarda yer alan kişi Goodyear çalışanı değildir, Goodyear ile hiç bir ilişkisi bulunmamaktadır. Kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” açıklamasında bulundu. Oysa Goodyear sitesine girip o resimde görülen tabeladaki adı yazdığınızda o bayinin Goodyear bayisi olduğu da listede yer alıyordu. Muhtemelen çoklu marka satışı yapılan bir yerdi. Ama önemli olan burada Goddyear’ın davrı. Ben o işaretleri yapanlar hakkında bir şey demiyorum. Ama Goodyear’ın bu krizi yalan söylemeden çözmesi gerekiyordu. Şimdi biraz geçmişe dönelim. Ben 20 yılı aşkın bir otomobil gazetecisiyim. Buna ragmen ne bir Goodyear yönetici ile tanıştım, ne de röporaj yaptım. PR şirketi de var mı yok mu belli değil. Bu iletişimsizlik içinde Goodyear bir çok otomotiv yayını tarafından ambargolu bir şirkettir. Kimse doğru düzgün haberini de kullanmaz röportaj da yapmaz. Yılda dergilere 1-2 ilan verirlerse verirler hepsi o kadar. Türkiye’deki diğer lastik markaları olan Pirelli, Bridgestone, Hankook, Lassa, Michelin, Continental gibi markalarla çok sık olmasa da yılda 2-3 kez haber&röportaj çalışmamız olur. Kısaca iletişim halindeyizdir. Ama Goodyear’ın böyle bir iletişimi ne gariptir ki yoktur. İşte bu “iletişim tembelliği” bu olaya da yansımış ne yazık ki. Gazetecileri, tüketicileri yanıtma yolunu tercih etmişler. Keşke bu krizi daha doğrı yönetselerdi. Bakalım bu kriz Goodyear yönetiminde bir istifa veya değişikliğe neden olacak mı?
NİSSAN’DAKİ DEĞİŞİM RÜZGARLARI
Nissan Türkiye’de PR ve iletişimde değişim rüzgarları esiyor. Yaklaışık 15 yılık PR şirketi olan Effect ile bu ay itibariyle yolları ayırıp, global karara uyarak Unite İletişime geçtiler. İçeride de Pazarlama yöneticisi Emre Özocak bu ay itibariyle Peugeot Türkiye’ye geçti. Nissan Türkiye’de önümüzdeki günlerde yeni değişikliklere tanık olacağız. Benim tavsiyem ajanstan yaptıkları transferlerde önce o arkadaşlara “ajans alışkanlıklarından” vaz geçmelerini tembih etmek ve PR eğitimi vermek… Yıllardır kurumsal hafıza ile önemli işlere imza atan Nissan bu “hafızadan” uzaklaşıyor gibime geliyor.