acelik @ otomobilgazetesi.com

Nissan Türkiye’deki yeni Türk Genel Müdür değişimini bir ay önce ilk kez Otomobilgazetesi ortaya çıkartmıştı. Geçen hafta o değişimin ilk basınla buluşma toplantısı gerçekleşti. Renault kökenli ve yaklaşık 22 yıldır birçok önemli pozisyonlarda görev yapan Sinan Özkök  Nissan Gemel Müdürü olarak karşımıza çıktı. Memnuniyeti, arzusu, çoşkusu ve pozitif enerjisi her halinden yansıyordu. Nissan, Türkiye’de 22 yıldır faaliyetini sürdürüyor. Şunu söylemek gerekirse son 4-5 yıldır 20 bin barajını aşması, yüzde 3’lük pazar payını koruması önemli bir başarıdır. Pick-up liderliğini bırakmış, sedan otomobili ve ağırlıklı filo satışı olmayan bir marka için bu çok önemli bir başarıdır. Hele Türkiye pazarı için. Nissan, pazarın daraldığı yıllarda da Türkiye’deki pazar payını arttırma başarısını gösterdi. İşte bu potansiyel Japonya Nissan’ın dikkatini çekmiş olacak ki, son operasyonla aradaki distribütörü  kaldırıp tüm hisseleri satın alarak Türkiye’de tek patronun kemdisi olduğunu gösterdi.

Bu operasyona başlarken de Renault kökenli en doğru isimi Nissan Türkiye’nin başına getirdi. Hepimiz biliyoruz ki, bu operasyonun sonu Nissan’ın Türkiye’de Oyak Renault Fabrikası’nda üretim yapmasıyla noktalanacak. Bu üterimle birlikte Nissan Türkiye’deki “En çok satan Japon marka olma hedefini” gerçekleştirme yolunda adım atacak.

Tabi bütün bunlar olurken Nissan’ı Türkiye’de Nissan yapan kişileri de unutmamak gerekir. Ben yıllar once bir yazımda “Nissan’ı en çok içinde İnsan kelimesi olduğu için seviyorum” cümlesini kullanmıştım. İşte bu nedenle şimdi kısaca o insanları anımsatmak istiyorum.

İlk aklıma gelen isim otomotiv dünyamızın duayen isimlerinden Sami Nacaroğlu oluyor. Sami Nacaroğlu’nun Nissan’ın Türkiye oluşumda önemli çalışmaları  oldu. Ardından İlkim Sancaktaroğlu geliyor aklıma. Bir dönem Nissan denince akla gelen ilk isimdi. Japon Genel Müdürünü kimse tanımazken Genel Müdür Yardımcısı olarak önemli işlere imza attı. 20 bin barajının aşıldığı yılların Genel Müdür Yardımcısı’ydı.  Ardından aklıma Mehmet Akın geliyor. Satış ve Pazarlama Müdürü olarak Nissan’a dinamizm kattığı  tartışılmaz. Akın şimdi bu enerjisini Peugeot için harcıyor.  Nissan’ın önemli isimlerinden biri de bence İbrahim Anaç’dır. Anaç, Nissan’da çeşitli görevlerde bulunmuş ve son dönemde Genel Müdür Yardımcısı olarak başarılı çizginin devamlılığı konusunda üzerine düşeni yerine getirmiştir. Nissan Türkiye’nin gizli kahramanlarından biri de Murat Kezer’dir. 15 yılı aşkın bir süredir devamlı aynı görevini sürdüren Kezer adeta Nissan Türkiye’nin kurumsal hafızasıdır. Nissan denince akla gelen 3-4 isimden biridir. Bir başka isim de Tuba Sefayi Atalan’dır. Pozitif enerjisi, özverisi ve olumlu yaklaşımlarıyla Nissan markasına yakışan çalışanlanlarının arasında yer almaktadır.

Başta dediğim gibi Nissan’daki “insan” fonksiyonlarına anımsadığım kadarıyla  notlar düştüm.

Yeni oluşum, belki bu süreçte yeni yüzleri markaya katacaktır ama Nissan’ın bu önemli isimlerin değerini de bilmelidir diye düşünüyorum.