Dünyanın en önemli otomobil yarışlarından birine evsahipliği yapmaya hazırlanıyorsunuz. Bu kapsamda yerli otomobil projesine yönelik bir adımınız olacak mı?

“Çok doğru ve gecikmiş bir proje. Intercity olarak önem veriyoruz ve yakından takip ediyoruz. Bizim pistte de gelip çalışmalar yapıyorlar. Yerli otomobilin formülü çok doğru geliştirildi. Özel sektör projeyi üstlendi ve çok iyi oldu. Formula 1 yarışı sırasında TOGG'un (Türkiye Otomobili Girişim Grubu) dünya kamuoyuna tanıtımının yapılması planlanıyor. TOGG yönetimi ile görüşüyoruz.”


Anladığım kadarıyla bu yıl ki yarış için Intercity olarak büyük bir mali yükümlülüğün altına girdiniz. Neden? 

Formula 1 yönetimi bizim bu konuda uzun zamandır istekli olduğumuz biliyordu. Bu yıl pandemi nedeniyle takvim alt üst olunca bize 'hazır mısınız?' diye sordular. Eğer bunu kaçırsaydık belki bu şansı bir daha yakalayamazdık. Bu yılki yarışı ilk günden son güne kadar teknik ekibin deneyimi dahil çok başarılı bir şekilde tamamlarsak yarıştan hemen sonra 2021 ve sonrası için oturup konuşma imkanımız olacak. Bu kez daha uzun vadeli bir kontrat yaparak takvime gireceğiz. Amerika ve Asya kıtalarındaki ülkelerin hangileri dönebilir bilemiyoruz oralarda pandeminin seyrine bağlı. Ama takip ettiğim kadarıyla Amerika, Meksika ve Brezilya hastalıkta çok kötü durumda.

Anlaşmanın bir yılı kapsadığını söylediniz. Önümüzdeki yıllar için bir planınız yok mu? 

Olmaz olur mu, var elbette. Biz Formula 1 takviminde sürekli olarak yer almak istiyoruz. Ama bunun sürdürülebilir bir ekonomik modelle yapılması lazım. Bu konuda da bazı girişimlerimiz var. Devletin kasasından bir kuruşun bile çıkmadığı bir formül geliştirdik. Bu sene güzel bir başlangıç oldu bence bu tür şehri ve ülkeyi tanıtmaya yönelik sportif faaliyetlerin finansmanının özel sektör tarafından üstlenildiği bir model geliştirilmesi lazım. Devletin burada düzenleyici ve güvenlik gibi konuları desteklemesi önemli. Onun dışındaki mali bütçesinin sponsorluk, televizyon hakları, yeme içmeden gelen, biletten gelen para bizim buradan Türk şirketleri ile oturup bunun anlaşmasını yapmamız lazım. Örneğin bu yılki yarıştaki DHL anlaşmasını yurtdışı yaptı bizim haberimiz bile yoktu. Burada bir Türk şirketinin yarışı sahiplenip yarışa adını vermesi lazım. Bunun dışında diğer ülkelerdeki yarışlarda da pistin kenarına global marka olma yolundaki Türk şirketlerinden 3'ünün adını yazdırma imkanımız olabilir sponsorluk anlaşması ile. Her ülkede bayrak taşıyıcı havayolu şirketi ana sponsor olduğunu görüyoruz. Emirates Dubai'nin, Ethiad Abu Dabi'nin, Gulf Air Bahreyn'in, Singapur Airlines, Singapur'un, Cantas Avustralya'nın ana sponsorları. Yarışa adını veren şirketler bunlar. Turkish Grand Prix de THY'nin alabileceği en güzel sponsorluk. Şimdiden gelecek yıl için sponsor olabilecek firmalarla görüşüyoruz. Ayrıca Formula 1 yönetimine farklı gelir kalemleri oluşturabileceğimiz bir iş modelimiz var onu da sunduk.