Lotus ile imzalanan niyet mektubu Eylül ayında duyurduktan sonra Renault ekipleri Formula 1’e dönme olasılığını değerlendirmeye devam etti. 2016 yılından itibaren mali açıdan sağlam bir şekilde kendi takımı ile rekabet etme konusunda özel önem gösterildi.
Renault Başkanı ve CEO’su Carlos Ghosn: “Renault’nun Formula 1 karşısında iki seçeneği vardı: ya yüzde 100 geri dönecekti ya da tamamen terk edecekti. Detaylı bir çalışmadan sonra Renault’nun 2016’dan itibaren Formula 1’de olmasına karar verdik. F1’in ana paydaşları tarafından sağlanan nihai detaylar bu yeni serüveni kabul etmemiz yönünde bize güven verdi. Hedefimiz, biraz zaman alacak olmasına rağmen kazanmak,” sözleriyle Renault’nun hedeflerini açıkladı.
Renault Formula 1’den takım olacak elde edeceği zaferlerden en üst seviyede fayda sağlayacak. Yeni motor yönetmeliklerinin gerekli kıldığı yatırımlardan geri dönüş ve imaj açısından son derece düşük kazanımlar elde eden Renault, sadece motor tedarikçisi olarak Formula 1’de yer almanın sınırlarını deneyimlemiş oldu. Bundan dolayı da Lotus F1 takımı ile çalışmaların sonlandırılması için görüşmeler deva ediyor.
Renault yaklaşık 40 yıldır kesintisiz olarak Formula 1 dünyasında yer aldı. 1977’de bu spor dalında daha sonra bir norm haline gelecek olan turbo şarjı tanıtarak şampiyonada devrim yaptı. Renault 600’ü aşkın grand prix’de yer aldı ve 168 yarışta galibiyet, 12 üreticiler şampiyonluğu ve 11 sürücüler şampiyonluğu elde etti.
Renault’nun Formula 1’de yer alma kararı motor sporlarını marka kimliğinin ayrılmaz bir parçası olarak ele alma görüşünün bir teyidi niteliğinde. Formula 1 otomobil tutkusunun en önemli sembolü. Renault’nun sahip olduğu tutku marka imzası ile kendini ortaya koyuyor: ‘Passion for Life’. Pek çok müşteriyi kendine çekmesinin yanı sıra Formula 1 aynı zamanda çalışanların motivasyonunu da artırıyor. Motor sporlarının zirve noktası olan Formula 1 teknolojik ve operasyonel açıdan kusursuz olmayı gerektiriyor. Şampiyona, Renault’nun müşterileri yararına ürünlere uyguladığı teknolojik uzmanlık için bir vitrin görevi görüyor.
Formula 1 Renault için gelişimi hızlandırma ve bu spordaki teknolojik ilerlemenin en ön safında yer alma anlamına geliyor. Bu sayede Renault şampiyonada görülen ileri teknolojiler ile kendi yol otomobilleri arasında köprü kurabiliyor; özellikle de elektrikli ve hibrit araçlar açısından. Renault, F1’e adanmışlığı ile tutarlı biçimde yatırımlarını artırarak R.S. serisini daha da geliştirip her kıtada ve daha fazla segmentte aktif hale geliyor.
Formula 1 Renault markasının bilinirliğini ve imajını dünyanın bütün pazarlarında yükseltme görevi görüyor. Formula 1, dünya çapında medya yayını olan en önemli spor etkinliklerinden bir tanesi; özellikle de gelişen pazarlarda. Bu etkinlik her yıl 450 milyon televizyon izleyicisini bir araya getiriyor. Üstelik yeni teknolojiler, sosyal ağlar, video oyunları, vs. temelinde büyüme potansiyeli hayli yüksek.