ABB FIA Formula E Dünya Şampiyonası, bu hafta sonu Monako Prensliğine geri dönüyor. Araçların performans ve menzilindeki artış sayesinde ilk kez ikonik pistin bu yarışa göre uyarlanmış versiyonunda yarışacaklar.
Bu yıl yirmi dört sürücü, meşhur Casino Meydanının, Mirabeau, Grand Hotel Hairpin ve Portier’in köşelerini dolaşarak 3,32 km uzunluğundaki hızlı ve dar pist üzerinde 19 tur boyunca becerilerini sınayacak. İki yılda bir düzenlenen Monaco E-Prix, tamamen elektrikli yarış heyecanını dünyanın en tanınmış manzaralarından birine taşıyor. Düzenlenen üç yarışın ikisini kazanan ABB elçisi Sébastien Buemi, Formula E’de Monégasque sokaklarındaki en başarılı sürücü.
ABB’nin Baş İletişim ve Sürdürülebilirlik Sorumlusu, Theodor Swedjemark, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu: “Sürdürüleilirlik, ABB FIA Formula E Dünya Şampiyonasının merkezinde yer alıyor. Şampiyona, bu hafta sonu, tüm düda hava kirliliğinin azaltılması ve iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunulması amacıyla elektrikli mobiliteyi ve alternatif enerji çözümlerini Monaco’da bir kez daha aktif olarak teşvik edecek.”
Uyarlanmış tam pistin kullanılması, e-mobilite teknolojisinin gelişme hızını; ABB’nin daha sürdürülebilir bir gelecek yaratılmasına yardımcı olmak maksadıyla uygulamaya koyduğu en güncel çözümlerde de ayrıca yansıtılan hızı vurguluyor. E-mobilite ve sürdürülebilirlik alanındaki bu ilerlemeler, yalnızca Monte Carlo’nun çok katlı caddelerinde değil, aynı zamanda çevresinde Formula E araçlarının yarışacağı limanda da sergilenecek: Sürdürülebilir nakliye, ABB’nin küresel anlamda liderlik ettiği bir başka teknoloji. ABB, elektrik tahriki alanındaki gelişmeler, veriye dayalı karar desteği ve gemiler ve kıyılara yönelik entegre çözümler sayesinde sıfır emisyonlu bir denizcilik endüstrisine doğru ilerlemeye devam ediyor.
Denizcilik ve Limanlar Divizyonu Başkanı Juha Koskela ise konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “ABB’nin denizcilik teknolojisi, gemileri yarının taleplerini karşılamak üzere hazırlarken, gemi sahiplerine daha fazla verimlilik, güvenilirlik ve sonuç olarak daha sürdürülebilir bir şekilde faaliyet gösterilmesini sağlıyor. Bu yıl 30. yılını kutlayan, en dönüştürülebilir denizcilik endüstrisi teknolojisi çözümlerimizden biri olan Azipod® elektrikli tahrik sistemi, buna güzel bir örnek teşkil ediyor.”
Azipod® üniteleri, aynı zamanda hem yakıt tasarrufuna hem de emisyonlarda azalmaya olanak tanıyor. Tasarımları, geminin gövdesinin altında asılı duran ve 360 derece dönebilen bir bölme içine yerleştirilmiş bir elektrik motoruna dayanıyor. Azipod® üniteleri, manevra kabiliyetini, verimliliği ve gemide mevcut bulunan alanı arttırıyor. Her geçen gün daha da değişen denizcilik endüstrisinde giderek daha yaygın şekilde kullanılmaları endüstride performansın iyileştirilmesini sağlarken, yolcu gemisi sektörünün 1.000.000 ton ağırlığında yakıta denk bir enerji tasarrufunda bulunmasına imkan veriyor.
Liman içerisinde, gemilerden kaynaklanan emisyonlar, dizel jeneratörlerin genellikle hibrit gemilerde halen aküleri şarj etmek için gerekli olan enerjinin sağlanması amacıyla kullanılması sebebiyle hava kalitesi üzerinde kayda değer bir etkiye sebebiyet verebiliyor. ABB’nin Shore Connection uygulaması, karada üretilen elektriği temin etmek suretiyle, şebekeden başlayarak pervaneye kadar sürdürülebilirlik konusunda çeşitli faydaların sağlanmasına yardımcı olabiliyor.
ABB, tamamen elektrikli ve tek koltuklu yarış arabaların kullanıldığı uluslararası yarış serisi olan ABB FIA Formula E Dünya Şampiyonasının isim ortağıdır. ABB’nin teknolojisi, dünyanın dört bir yanındaki şehir ve caddelerde gerçekleştirilen etkinliklere imkan veriyor. ABB, e-mobilite pazarına 2010 yılında girdi ve bugüne dek 85’in üzerinde pazarda, Chargedot üzerinden satılanlar da dahil olmak üzere, 400.000’den fazla elektrikli araç şarj ünitesi, 20.000’den fazla DC hızlı şarj ünitesi ve 380.000’i aşkın AC şarj ünitesi sattı.
ABB (ABBN: SIX Swiss Ex), daha üretken ve sürdürülebilir bir gelecek için toplumun ve endüstrinin dönüşümüne enerji veren öncü bir küresel teknoloji şirketidir. Elektrifikasyon, robotik, otomasyon ve hareket portföyünü birbirine bağlayan yazılım ile ABB, performansını yeni seviyelere taşımak için teknolojinin sınırlarını zorlamaya devam ediyor. ABB'nin başarısını 130 yıla uzanan mükemmeliyet geleneği ile bugün 100'den fazla ülkedeki yaklaşık 105.000 çalışanı sürdürüyor.