Otoshops Genel Müdürü Tuğrul Denizaşan, 2017 yılında 2.el otomobil pazarında yüzde 15’e yakın büyüme beklediklerini belirterek “ÖTV düzenlemesi ve döviz kurlarının yükselmesi nedeniyle sıfır otomobil fiyatlarına yansıyacak artış, 2017 yılında daha bariz görülecek. 2016 yılının son aylarında markalar çeşitli kampanyalar ile bu artışı yansıtmadılar ve talebin öne çekilmesini sağladılar. Ancak 2017 model araçlar fiyat artışı ile birlikte pazara sunuluyor. Bu nedenle 2.el otomobil pazarının daha cazip hale gelecek. 2017 yılında 2.el otomobil pazarı yüzde 15’in üzerinde büyüyebilir” dedi.
“2017 hedeflerimize 2016’da ulaştık”
Denizaşan Ekim ayındaki lansmanlarının ardından yılsonu satışı için hedefledikleri 1.400’ü geçerek 1.593 adetlik satış gerçekleştirdiklerini söyledi. Denizaşan “Faaliyete geçtiğimiz an itibarıyla aracını satmak isteyen müşterilerimizin yoğun ilgisiyle karşılaştık. 2. El araç almak isteyenler web sitemiz üzerinden de çok yoğun ilgi gösteriyorlar. 2016 yılı hedeflerimizin üzerine çıktık. 13 noktayla başladığımız ve 2017 yılsonu hedefimiz olan 20 Yetkili Satıcı sayısına 2016 yılının sonunda ulaştık, şu anda 22 Satış Noktası ile hizmet veriyoruz.” dedi. 2017 yılında otomotiv sektörünün yükselen değerinin 2. el olacağını söyleyen Otoshops Genel Müdürü Denizaşan “2017 yılı satış hedefimiz 5 bin adet. Yapılanma çalışmalarımız 2017 yılında da durmaksızın devam edecek. Yetkili Satıcı sayımızı ise 30’a yükseltmek arzusundayız. Çok fazla bayilik başvurusu alıyoruz. Kriterlerimize uygun bayileri seçmek için dikkatle değerlendiriyoruz” açıklamasında bulundu. 65 milyon TL’nin üzerinde bir yatırımla faaliyetlerine başlayan şu anda 100 milyon TL ‘lik yatırıma ulaşan Otoshops’un Kartal showroomunda dijital ekspertiz, 2 yıl garanti, 7 günde değişim, nakit alım / takas, tüketici finansmanı, kasko ve trafik sigortası seçenekleri ile sektörde ilk olan bazı uygulamaları sunduklarını belirten Denizaşan, sözlerine şöyle devam etti; “Bugün sizlere daha yakından tanıttığımız Kartal showroomumuzda satın alınan 2. El bir araç, tüm devir-tescil işlemleri maksimum 2 saat içerisinde tamamlanarak, müşteriye teslim edilmektedir. Bu hizmetlerimiz sadece Kartal showroomunda değil, 22 satış noktasında da aynı kalite ve standartta verilmektedir”
2.elde müşteri profili değişiyor
Gelir düzeyinin otomobil fiyatlarındaki artışa paralel olarak artmaması sebebiyle satınalma gücündeki düşüşün 2.el otomobillere olan ilgiyi artırdığı belirten Denizaşan “Pazarda kurumsal yapıların artması sebebiyle müşterinin öncelikli beklentisi olan güven unsurunun sağlanması ile 2. El pazarına ilgi büyüdü. Fiyat avantajı sebebiyle 2.el otomobil almayı tercih eden bir kitle oluştu. Özellikle lüks segmentlerde 2.el modellere olan talep daha da yoğunlaştı. Satışını gerçekleştirdiğimiz her 10 araçtan biri lüks segmentten model oluyor. 2.el pazarında en çok rağbeti dizel motorlu otomatik vitesli araçlar görüyor, bunun yanında yakıt tüketimlerinin düşmesi benzinli otomatik araçları da daha cazip hale getirdi” açıklamasında bulundu.
2. EL’DEKİ KDV SORUNU
Otoshops Genel Müdürü Tuğrul Denizaşan 2.El’deki KDV konusunda da şunları söyledi:
“Hem ticari, hem de binek araçların alımında indirilemeyen KDV tüm işletmeler için sorun olmaktadır.
Vergi mükellefi olmayan bir şahıstan binek araç alan 2.el firmaları, bu aracı satarken, Gelirler Genel
Müdürlüğü’nün KDV Kanununun 30b maddesine dayanarak vermiş olduğu özelgeler nedeniyle
satış fiyatı üzerinden %1 maliyetle karşılaşmaktadır.
Araç alımında dezavantaj yaratan bu durum,vergisiz yapılan kişiden kişiye satışları artırmaktadır.
Geçtiğimiz yıl 2.elde yapılan 4.700.000 adet otomobil satışının en az yarısının bu şekilde olduğu
varsayılırsa devletin tahmini vergi kaybı 1 milyar TL’nin üstündedir. Ticari araçlarda ise durum daha vahimdir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, özellikle küçük segment
ticari araçların önemli bir bölümü binek amaçlı kullanılmakta ve şahıslar üzerine alınmaktadır.
Vergi mükellefi olmayan şahıslardan alınan ticari araçlarda, aynı özelge yorumu nedeniyle satışta
%18 ticari araç KDV’si ödeyen firmalar, araç alımında hiçbir KDV indirimi yapamadıkları için
piyasanın en büyük hacmini oluşturan küçük segment ticari araçları almamayı tercih etmektedir.
Bu da devlete çok daha büyük bir vergi kaybına yol açmaktadır.
Sorun 2 şekilde çözülebilir:
Tüm araç satışlarında KDV, alımda indirilen KDV oranı ile aynı olur. Şirketten ticari araç alan firma %18 KDV indirdiği için yine satış fiyatından %18 KDV ile fatura kesmelidir. Vergi mükellefi olmayan şahıstan aldığı araçta ise, KDV indiremediği için satışta da faturayı %0 KDV ile keser. Binekte de aynı uygulamayı yapar, aradaki fark firmanın karı olacağı için bu kardan ödenecek Kurumlar Vergisi ile eşdeğer bir vergi hasılatı ortaya çıkar. Firmalar tüm işlemlerinde, alış ve satış arasındaki kar rakamının %18’ini KDV olarak öder.
Yeni Birlik Gazetesi’nden alınmıştır
