Geçen hafta otomotiv devi Chery’in davetlisi olarak Çin’deydim. Bir grup otomobil gazetecisiyle birlikte önce Şangay’a ardından da Wuhu’ya gittik. Yaklaşık 1 hafta kaldık.  Wuhu, Chery Fabrikası’nın bulunduğu bir kent. Ben yaklaşık 15 yıl önce de, Chery’nin Mermerler Otomotiv Distribütörlüğü’nde Türkiye’ye geldiği yıl da Wuhu’ya gelmiştim. Yine fabrika gezisi yapmış, o dönemin Çin yöneticileriyle görüşmüştüm. Ama şunu samimiyetle söyleyebilirim ki; ne Chery 15 yıl önceki Chery, ne Çin 15 yıl önceki Çin, ne de modeller ve teknoloji 15 yıl önceki gibi değil. Sanki 15 yıl değil de 100 yıl geçmiş gibi. Çin de çağ atlamış, Chery de, modeller de teknoloji de…  
*
Chery Group, 15-20 Ekim 2023 tarihleri arasında “2023 Chery Uluslararası Kullanıcı Zirvesi”ni Wuhu’da düzenledi ve aynı zamanda da Chery’nin yıl boyunca gerçekleştirdiği etkinliklerin en önemlileri arasında yer alan Chery Teknoloji Günleri kapsamında Chery Longshan Test Merkezi’nde basın mensuplarıyla birlikte dünyanın dört bir yanındaki Chery kullanıcıları da bu etkinlikte yer aldı. Bizim de arasında bulunduğumuz 500’ü aşkın davetli ile bu görkemli şov gerçekten tam anlamıyla mükemmeldi. 1 hafta boyunca Chery’nin yeni teknolojik gelişmelerine tanıklık ettik, yeni ve Türkiye’ye seneye gelecek olan tüm modellerinin test sürüşlerini gerçekleştirdik. En önemlisi de sadece Türk gazetecilere özel olarak düzenlenen basın toplantısında Chery üst düzey yöneticileriyle bir araya gelerek sorularımızı sorduk.
Geçen haftaki Otomobil Gazetesi’nde yetiştirebildiğimiz haberlere yer vermiştik. Bu hafta da haberleri bu sayfanın ardından okuyabileceksiniz. Ben bu seyahat sırasındaki genel gözlemlerimden söz etmek istiyorum.
*
1997 yılında kurulan Chery’nin 26 yıllık bir geçmişi var. Ben bu sürecin tam ortasında bir seyahat daha yaptığım için  15 yılda gelinen noktaya inanamadım. Chery, hem bir Çin devi olmuş ama Avrupa ve hatta dünya devi olmaya da gözünü dikmiş. Teknoloji olarak aşmışlar, güvenlik, malzeme kalitesi, tasarım ve müşteri memnuniyetinde de çıtayı çok ama çok yükseltmişler. Bütün bunlara bakınca Chery’nin Türkiye’ye 2. Gelişinde neden distribütör kullanmadığını, kendisinin geldiğini şimdi daha iyi anladım. Bütün bu gözlemlerimin ışığında Chery Türkiye’nin başarısının da tesadüf olmadığını gördüm. Bilerek, isteyerek girdikleri Türkiye pazarında şu andaki rakamsal başarıların çok üzerinde hedeflerinin olduğu da bir gerçek. Çin yöneticileriyle, Türk yöneticileriyle Türkiye’de bir uyum yakaladıkları da bir gerçek.
*
(Burada bir parantez açarak devam etmek istiyorum. Chery Türkiye’ye geldiğinde ve Türk üst düzey yöneticileri belirlendiğinde bir çok gazeteci meslektaşım, bir çok otomotiv yöneticisi bu kadroyu yadırgadı. Tecrübesizliklerini ve sektörde pek bilinmediklerini savundular. Seçimlerin doğruluğundan şüphelerini kapalı kapılar ardında söylediler. Ben her zaman olduğu gibi “yaşayalım görelim” modunda, işin sonucunu “zamana” bırakanlardaydım. Şimdi gelinen noktada bu ekibin ortada bir başarısı var. İşte ben tam da bu aşamada Ferhat Albayrak’ın geçen hafta meslektaşım Taylan Özdil’e verdiği röportajda “Sektörü dinazorlar yönetiyor” söyleminin bu örnekle ne kadar doğru bir tespit olduğuna inananlardanım. Genç ve dinamik bir ekibin Chery Türkiye başarısı tesadüf değil sanırım.)    
*
Benim için; 24 saat çalışan fabrikasında, toplam 200 işçinin görev aldığı, geriye kalan tüm işleri robotların yaptığına tanıklık yapmak çok etkileyici bir detaydı. Dünyaya “çalışmak için  gelen” Çinlilerin şimdi aynı hızla robotları çalıştırıyor olmasına şaşırmamak lazım aslında. Chery’nin bu global başarısının ardındaki bir önemli faktör de bence kullanıcılarına verdiği önem ve değer. Her Chery kullanıcısı aslında bir Chery Fan’ı olarak çalışıyor. Adeta müşteri temsilcisi gibi. Marka bağımlılığı, marka sadakatine hatta marka temsilciliğine dönmüş durumda. Dünyanın her bir tarafından gelen Chery kullanıcıları arasında bizim grupta Türkler de vardı. Zaman zaman kendi aralarındaki konuşmalarına tanık oldum. Gözümü kapasam Chery mühendisleri kendi arasında konuşuyor zannederdim. Bu bilgilerine, bu marka inançlarına ve bağımlılıklarına şaşırmamak elde değil. Bunu kendi sosyal medyamda da gördüm. Çin’den Chery ile ilgili her instagram paylaşımımda hatırı sayılır bir etkileşim aldım. Takip sayısı sürekli artarken, hemen ardından “bitmek bilmeyen” soru yağmuru başlıyordu. Bunu şikayet veya rahatsızlık verici anlamında söylemiyorum.  Ben, bunca tecrübemle böylesine bir marka-model bağımlılığı, meraklı görmemiştim. Chery yönetimi müşterisine, kullanıcısına, hatta basın mensubuna dokunmayı önemsiyor. Bu nedenle sürekli anketler yapıyor, sorular soruyor, görüş ve düşünceleri topluyor. Herkesin Chery modellerini bir kere olsun kullanmasını istiyor. Çin atasözü  olan “Bir defa görmek bin defa duymaktan daha kıymetlidir” bakış açısını modellerine uyarlamışlar. Bir kere deneyimlemeye çok önem veriyorlar.
*
“Çin algısı”nın farkındalar. Ve bu süreçte önce bu algı üzerine ağırlık vermişler. Bence işi çözmüşler de. Çine’ gideceğim günün sabahında OSD’nin İstanbul’daki dönemsel toplantısına katılmıştım. OSD Başkanı Cengiz Eroldu, değerlendirmelerinin bir bölümünde İtalya’da yapılan bir araştırmayı bizlerle paylaştı. İtalya’da yapılan müşteri araştırmalarına göre olumsuz olan “çin algısı” yüzde 40 oranında olumluya dönmüş. Eroldu “Ben bu rakamım Türkiye’de de benzer olduğunu düşünüyorum” demişti. 
Ben de; önce Türkiye’deki Chery marka ve modellerine gösterilen ilgiye, satış rakamlarına, bizim youtube videolarındaki etkileşime, Chery Türkiye’nin etkili marka iletişimine ve son olarak da Çin’deki global Chery çalışmalarına bakınca; Türkiye’deki geçmişteki  olumsuz “Çin malı algısının” yüzde 50’lere geldiğine ve bunda da Chery Türkiye’nin büyük payı olduğuna inanıyorum.  Yeni modellerle birlikte, 2024’te bu algı çıtasının daha da yükseleceğini Wuhu’da gördüm diyebilirim.
6 gün boyunca Chery tarafından; teknoloji, yenilikler, gelişmeler gibi konularda bilgi bombardımanı yaşadık. Ve gördük ki Çinliler de Chery’de çok ama çok güçlü ve bilinçli geliyorlar. Bu işin mekanik tarafı. Diğer taraftan bu aynı insanlar, otomobillerini alan müşterilerinin evcil hayvanları ile olan ilişkilerine de kafa yoruyorlar. Akıllı cihaz dedikleri otomobilleriyle evdeki hayvanlarına da ulaşması için çaba sarf ediyorlar. 
*
Kısacası Chery bu bilinçli hamlelerle Avrupa’ya da Türkiye’de de büyük adımlarla geliyor. Haftaya bir başka büyük oyuncu BYD’de de bu kervana iddialı bir giriş yapacak. BYD’yi de o zaman daha yakından tanıma fırsatımız olacak.