Renault Mais Genel Müdürü Berk Çağdaş, 2018'in ekonomide talebin teşvik edildiği bir yıl olacağını belirterek, "Hükümet, ÖTV limitlerinde çok güzel değişiklikler yaparak sektör dostu olduğunu gösterdi. MTV konusunda da aracın değeriyle ilişkilendirerek daha hakkaniyetli bir sistem oluşturdu." dedi. Berk Çağdaş, yeni Dacia Duster'ın lansmanında yaptığı konuşmada, 2017'nin Dacia adına iyi geçtiğini belirterek, Duster EDC ile otomatik vites pazarına iddialı bir giriş yaptıklarını, diğer modellerin de olumlu katkısıyla yüzde 5,1 pazar payı elde ettiklerini ve marka sıralamasında 2 basamak birden yükselerek 6'ıncı sırada yer aldıklarını söyledi.  Dacia’nın Duster ile Türkiye'de son 5 yılın 4x4 otomobil lideri olduğunu aktaran Çağdaş, elde ettikleri satış performansıyla Romanya, Fas ve Cezayir gibi yüksek pazar payına sahip ülkeleri geride bırakarak Dacia'nın en büyük 5'inci pazarı olarak konumlandıklarını ifade etti. Çağdaş, marka olarak çekici ve kaliteli otomobilleri en uygun fiyatla müşterilerileriyle buluşturduklarını aktararak, "Tamamen yenilenen ve daha modern bir görünüme sahip olan yeni Duster'ı, yine Türkiye'nin en uygun fiyatlı SUV'u olarak pazara sunuyoruz. Yeni Duster ile 2018 yılında hedef kitlemizi genişletmeyi, pazardaki güçlü konumumuzu koruyarak pazar payımızı artırmayı ve segment liderliğini hedefliyoruz." diye konuştu.

"Duster markanın omurgası"

Renault Grubu'nun Dacia markasını bütün dünyada motive ettiğini, Türkiye'de de kendilerinin çok sevdiğini anlatan Çağdaş, markanın fayda-maliyet oranı en yüksek araç grubunda olduğunu söyledi. Dacia ile bütün segmentlerde hem teknolojiyi hem kaliteyi hem konforu en uygun fiyatla tüketiciye sunduklarını dile getiren Çağdaş, "Dacia çok önem verdiğimiz ve geleceğine güvendiğimiz bir marka. Duster bu markanın omurgasını teşkil ediyor. Bugüne kadar dünyada 2,3 milyon, Türkiye'de 93 bin adet satıldı. Bu model sayesinde Türkiye'de 2017 yılında bu modelin ivmesiyle diğer Dacia modellerini de satarak 12 ilde birinci olduk." ifadelerini kullandı. Türkiye'de araç sahipliğinin hala çok düşük olduğuna işaret eden Çağdaş, doyurulması gereken araç talebi düşünüldüğünde Dacia'nın çok önemli bir boşluğu doldurabilecek gücünün haiz olduğunu dile getirdi. Çağdaş, Duster'ın da çok inandığı bir model olduğunu belirterek, DNA'sı aynı kalmak şartıyla dış tasarımında ciddi bir değişim yaşanan araçın, ses yalıtımından teknolojik özelliklere, malzeme kalitesinden sürüş konforuna kadar tüketicinin istediği özellikleri içerdiğini ifade etti. 

"İlk defa e-ticarete başlıyoruz"

"İlk defa bu markamızda e-ticarete başlıyoruz. 100 araçla bir pilot çalışma yapıyoruz. 100 müşterimiz bu aracı internet ortamından siparişle aracı konfigüre edip teslim alacak. Bu araç piyasaya 1 Mart'ta çıkacak ama bu tarihten önce müşterilerimize internetten sipariş ettikleri araçlarını İstanbul Park'ta teslim edeceğiz. Türkiye'de otomotiv anlamında özelleşen ilk uygulamalardan biri olduğunu düşünüyorum. Buradan bir başarı bekliyoruz. Bunun diğer marka ve modelleri içinde gelişeceğini düşünüyoruz."

Dünya’da beşinci, Türkiye’de altıncı sırada!

Berk Çağdaş, geçen sene 48 binden fazla araç sattıkları bilgisini vererek, bunun kendilerini Dacia dünyasında Fransa, Almanya, İtalya ve İspanya'nın ardından 5'inci konumuna çıkardığını söyledi.  Türkiye'nin Dacia dünyasında talebin oluştuğu önemli ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Çağdaş, yeni Dacia Duster'ın lansmanında yaptığı konuşmada, 2017'nin Dacia adına iyi geçtiğini belirterek, Duster EDC ile otomatik vites pazarına iddialı bir giriş yaptıklarını, diğer modellerin de olumlu katkısıyla yüzde 5,1 pazar payı elde ettiklerini ve marka sıralamasında 2 basamak birden yükselerek 6'ıncı sırada yer aldıklarını söyledi.  

"Hurda teşvikinin talebe katkısı yüzde 5'in üzerinde olur"

Hurda teşvikine yönelik bir soru üzerine Çağdaş, "Yaklaşık 10 yıl önce de bir hurda teşviki uygulanmıştı. Bunun talep üzerindeki etkisi yüzde 12-13 civarında olmuştu. Yine bu kadar olur mu görmek lazım ama muhakkak yüzde 5'in üzerinde bir katkısı olacağını düşünüyorum. Özellikle Anadolu'da çok fazla yaşlı araç var. Kendi markamızdan örnek verecek olursam, Renault Toros Anadolu'da bazı bölgelerde hala gözde bir model, 15-16 milyar liraya satılıyor." yanıtını verdi. Çağdaş, ÖTV ve MTV'deki sınır değişimlerinin, fiyatlar üzerinde kur sabit kaldığı takdirde yüzde 3 ila yüzde 6 civarında etkisi olabileceğini, kur artışının yüksek olması durumunda ise bu etkinin azalacağını dile getirdi.

2018 Beklentileri

"Biz 2018'de 2017'ye benzer bir talep olacağını bekliyoruz. 2017'de ben şahsen bir düzeltme hareketi, yani talebin yüzde 10 daralmasını bekliyordum. Bunun nedeni de 2016'nın son 3 ayında ÖTV söylentileri ve beklentileri sebebiyle talebin öne çekilmesiydi. 2016 yılında normalde olması gereken pazar 850-880 bin civarındaydı ama 983 bin gerçekleşti. 2017'de bunun düzeltmesini görülebilirdi. 2017 ayrıca yüksek parite hareketi de görüldüğü ama kur salınımlarının fiyatlara daha gecikmeli yansıdığı bir dönemdi. Bir de 2017, özellikle ticari filoların 2-3 yılda bir yapılan değişim dönemine denk gelmişti. Bu dinamiklerle sektör sadece yüzde 3 daraldı. Halbuki yüzde 10 daralsaydı da normal derdim bir otomotivci olarak. Çağdaş, 2018 yılında 900 bin civarında bir pazar beklentileri olduğunu söyledi.