Türkiye otomotiv pazarında yılın ilk altı ayının beklendiği gibi geçtiğini dile getiren Çağdaş, pazarda yeterli stok fazla olsaydı daha fazla araç satılabileceğini ancak yılın ikinci yarısında ilk yarı yılda takip ettikleri stok politikasından farklı olarak daha seçerek ve daha fazla temkinli olarak stok dizayn ettiklerini bildirdi.
“Satışlar gerçekçi değildi”
Otomotiv pazarında ocak-haziran döneminde özellikle spekülatif talebin öne çıktığını dile getiren Çağdaş, “Ekonomik beklentiler, kurların yükselmesi, daha da yükselecek olması, faizlerin artması, tüketici kredilerinin oldukça kullanması zor hale gelmesi gibi beklentilerimiz zaten vardı. Yani ekonomik istikrar programının uygulanması birtakım tabii zorlukları da beraberinde getiriyor.
Bu özellikle ocak-haziran döneminde bakıldığında satışların yüzde 40-45’inin spekülatif amaçlı alımlardan kaynaklı olduğunu net olarak ben kendi markamız için söyleyebilirim. Pazarda da çok değişik olduğunu açıkçası düşünmüyorum.” ifadelerini kullandı.
"İkinci el araç için denetim şart"
Özellikle ikinci el piyasasındaki fiyat dengesizliklerinin hem haksız kazanca hem de vergi kaybına yol açtığını kaydeden Çağdaş, şöyle devam etti:
“Bunun için bir takımda bir girişimlerimiz oldu. Çünkü bu haksız kazanç bir anlamda. Çok ciddi de bir vergi kaybıydı. “Bu sebeple Ticaret Bakanlığı'nın son dönemde almış olduğu tedbirler işe yaradı. İkinci el piyasasının rehabilite edilmesi lazım ve ikinci el araç ticareti yapanların çok ciddi ve dikkatli şekilde gözden geçirilmesi lazım.”
“Talep fazlası olmaz”
Berk Çağdaş, yılın ikinci yarısı için daha dengeli bir pazar beklediklerini ifade ederek, şunları kaydetti:
“İlk altı ayda yaklaşık 556 bin araç satıldı. Ama bu ‘Acaba 2023’te bir milyonu geçer mi?’ diyenler var. Hatta bir buçuk milyon yönünde söylentiler var. Ben bunlara çok katılmıyorum. Otomotiv sektöründe belirli bir mevsimsellik döngüleri vardır. Normal yıllarda daha açık bir şekilde gözüküyor idi.
Ama tabii talebin bu kadar arzın gerisinde kalması, üretim-tedarik zincirinde sıkıntılar yaşanması, sıfır araç temininde zorluklar yaşanması, enflasyonist baskılar sebebiyle fiyat artışlarının ikinci el yoluyla ciddi bir kazanç kapısı elde edilmek istenmesi vesaire gibi unsurlar yılın ikinci yarısında özellikle eylülden sonra çok etkili olmayacaktır diye düşünüyorum. Talepte gerileme, bir beklemeye geçiş, normal talebin önünde bir arz, yani bir miktar stok oluşmaya başlaması durumu, bayilerde de distribütörlerde yaşanacaktır. Dolayısıyla ben ikinci yarı yılda birinci yarı yıl gibi bir talep fazlasının olacağını zannetmiyorum.”
Berk Çağdaş, Ticaret Bakanlığı'nın ikinci el otomotiv pazarındaki fiyat dengesizliklerini gidermek adına ikinci el sitelerinde yoğun kontrollere başladığını ancak bunun ilana sembolik fiyat konularak aşılabildiğini ve bu yüzden daha yoğun tedbirler alınması gerektiğini sözlerine ekledi.